-
1 şeytan tüyü
талисма́н для привора́живания -
2 şeytan
чёрт (м)* * *чёрт, дья́вол••- şeytan kandırdışeytan kulağına kurşun! — погов. как бы не сгла́зить!
- şeytanın ayağını kırmak
- şeytanın bacağını kırmak
- şeytanın kıç bacağı ayağı
- şeytanın kıç art ayağı
- şeytan dürttü
- şeytan gibi
- şeytana kulâhı giydirmek
- şeytana pabucu ters giydirmek
- şeytana parmak ısırtmak
- şeytan tüyü
- şeytana uymak
- şeytanın yattığı yeri bilmek
- şeytan görsün yüzünü!
- şeytan kulağına kurşun
- hiç birimiz hasta olmadık
См. также в других словарях:
şeytan tüyü (olmak) — (bir kimsede) kendini herkese kolaylıkla sevdirme özelliği (bulunmak) Bende şeytan tüyü vardır . H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
şeytan — is., din b., Ar. şeyṭān 1) Hz. Âdem e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis 2) mec. Kötü düşünceli, kötü niyetli kimse 3) sf., mec. Çok kurnaz, uyanık (kimse) Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyücü — is. 1) Büyü yapan kimse, bağıcı, afsuncu, sihirbaz 2) mec. Çevresindekileri çabuk ve güçlü olarak etkileyen kimse O ne yaman büyücüdür, şeytan tüyü var herifte. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuş — is., hay. b. Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler kuş bakışı kuşbaşı… … Çağatay Osmanlı Sözlük